TÜRKÜLER...HÜSEYİN GÜLLÜOĞLU ORTAOKULU
Türküler halkın duygularını yansıtan anonim ezgilerdir. Türkülerde insanımızın başına gelen her tür olayı, insanın hissedebileceği her tür duyguyu bulabilirsiniz. Halkın neşesini, üzüntüsünü, inançlarını ve yaşantısını bu eserlerde bulabilirsiniz.
Türkülerin kimler tarafından yazıldığı belli değildir ancak içerdiği duygularla hepimize hitap eder. Yüzlerce yıl önce ortaya çıkmış bir türkü bizim hislerimize tercüman olabilir. Yine yüzlerce yıl önce ortaya çıkmış bir türkü bugünkü halimizi tarif ediyor olabilir.
Türkü kelimesinin kökü “Türk”tür. Bu kelimeye eklenen “i” eki Arapça’da ilgi eki olarak kullanılır ve genel görüşe göre “Türk’e özgü, Türk’e has” anlamlarına gelmektedir. Türki kelimesi zaman içinde türküye dönüşmüş, bu süreç içerisinde türkünün biçimi de değişmiştir. 15.Yüzyıl’da bugünkü Doğu Türkistan’da aruz ölçüsüyle yazılan türküler; 16.Yüzyıl’da Anadolu’da hece ölçüsüyle yazılır olmuştur.
Bu nedenle bildiğimiz türküler genelde hece ölçüsü kullanılarak oluşturulmuştur. Genelde 7li ve 11li hece ölçüsü kullanılır. Türküler bent ve kavuştak adlı 2 bölümden meydana gelir. Bent bölümü türkünün asıl sözlerinin yer aldığı bölümdür. Kavuştak ise her bendin sonunda yer alan bağlantı bölümüdür.
Halk şiiri türlerinin genelinde kişisel özellikler ağır basarken türkülerde daha sosyal bir yan olduğunu görüyoruz. Bunda türkülerin göçler, gezginler ve kervanlar ile yöreden yöreye aktarılması ve herkese hitap etmesi etkili olmuştur. Bu sayede türküler toplumun bütünü tarafından sevilen ve dilden dile gezerek yayılan eserler olmuştur.
Öncelikle bilinmesi gereken türkülerin anonim eserler olduğudur. Yansıttığı bilgiler ışığında, yazıya geçirildiği dönemler de dikkate alınarak ortaya çıktığı tarihler tahmin edilebilir. Ancak yazarları hakkında bilgi yoktur. Ortaya çıktığı günden beri halk arasında dilden dile dolaşan türküler çok sonraları yazıya geçirildiği için böyle bir durum ortaya çıkmıştır.
Türk kültüründe yer alan her ögeyi türkülerde bulabiliriz. Genelde kopuz, saz gibi yöresel çalgılar eşliğinde ezgili bir biçimde söylenirler ve halkın diline dolanarak nesiller boyu aktarılırlar. Savaşlar, aşklar, dostluklar sık sık türkülere konu olmuştur. Kültürümüzde savaş önemli bir yer tuttuğu için türkülerin çoğu savaşlar ve yiğitlikler üzerinedir. En bilindik savaş konulu türkümüz Çanakkale Türküsü’dür. Bu türküler sayesinde dönemin şartlarına ışık tutulur. Örneğin Çanakkale Türküsü sayesinde kadınıyla erkeğiyle ne gibi zorlukları atlattığımızı, ülkemizi nasıl ayakta tuttuğumuzu öğreniriz.
Türkülerde işlenen bir diğer konu aşk acısıdır.
Türküler aynı zamanda nesiller arası iletişim araçlarıdır. Türküler sayesinde nesiller arasında kültürel, tarihi bağlar kurulur. Bu bağlar sayesinde kültür aktarımı ve devamı sağlanmış olur. Türküler ile atalarımızla iletişim kurmuş, onlar gibi hissetmiş, onlar gibi gülmüş, onlar gibi ağlamış oluruz.
KAYNAK










Yorumlar
Yorum Gönder